Benî İsrâîl peygamberlerindendir. Kur’ân-ı Kerîm’de iki âyet-i kerîmede kendisinden bahsedilmektedir:
“(Ey Rasûlüm!) İsmâîl’i, Elyesa’yı, Zülkifl’i de hatırla! Hepsi de en hayırlı kimselerden idi.” (Sâd, 48)
Hz. İlyas (A.S) İle Tanışması
Hz. İlyâs’ın (a.s) Allahü teâlânın izniyle Ba’lbek’te yaşayan bu kabîle arasından ayrılıp gitti. Başka beldelerde yaşayanları, Allahü teâlâya îmân ve ibâdet etmeye dâvet etti. Bu dâvetleri sırasında uğradığı bir belde halkı tarafından çok sevilip, orada kalması istendi. Bunun üzerine bir müddet kaldı. Bu sırada ihtiyâr bir kadının evinde misâfir olmuştu. Bu kadın Elyesa Hz. (a.s) annesiydi. Elyesa (a.s) o sırada genç olup hastaydı. Annesi, Hz. İlyâs’ın (a.s) dan, oğlunun sıhhate kavuşması için dua istedi. Hz. İlyâs’ın (a.s) da dua etti. Elyesa (a.s) hastalıktan kurtulup sıhhate kavuştu. Bundan sonra İlyas aleyhisselamın yanından hiç ayrılmadı. Ondan Tevrat-ı şerîfi öğrendi. İlyas (a.s) sonra Elyesa (a.s) Allahü teâlâ tarafından peygamber olarak görevlendirildi.
Üstün Kılınan Peygamber
Hz. Elyesa (a.s) ile alâkalı diğer âyet-i kerîme şöyledir:
“İsmâîl’e, Elyesa’ya, Yûnus’a ve Lût’a da hidâyet (peygamberlik) verdik. Hepsini âlemler üzerine üstün kıldık.” (el-En’âm, 86)
Elyesa (a.s) da azgın Benî İsrâîl kavminin ıslâhı için çok uğraştı. Bazen kendisine tâbî oldular, zaman zaman da muhâlefet ettiler.
Peygamberliği esnâsında kavmindeki kabîleler arasında devletin başına geçip idâreyi ele alma yarışı başlamıştı. Bunlar, Hazret-i Elyesa (a.s)’ı dinlemeyip birbirlerine düştüler. Fitne, kavga ve çekişmelerin sonu gelmez oldu. Bunun üzerine Allâh Teâlâ, onlara Âsur Devleti’ni musallat etti. Netîcede kendi yaptıkları kötü amelleri yüzünden rahmetten uzak düştüler ve Âsurlulara yenilip zelîl ve perişan oldular.
Mucizeleri
Eriha şehrindeki halkın içme suları acılaşmıştı. Hemen Hz. Elyesa (a.s’a koştular. Kendisinden yardım taleb ettiler. O da, acılaşmış olan suyun içine bir miktar tuz parçası atarak: “Tatlı ol!” dedi. Allâh’ın izni ile su öncekinden daha tatlı ve lezzetli bir hâle geldi.
Rivâyet edilir ki, borçlu ve dul bir kadın Hz. Elyesa (a.s) ’a geldi. Fakirliğini anlattı. Hazret-i Elyesa’ sordu:
“–Evinde neyin var?”
Kadın:
“–Bir avuç kadar yağım var!” dedi.
Hz. Elyesa (a.s)
“–Git, o yağı bir kabın içine koy!” dedi.
Kadın, evine giderek kendisine söyleneni yaptığında, bütün kaplarının yağ ile dolduğunu gördü. Bu mûcize ile bütün borçlarını ödedi, yine de elindeki yağlar tükenmedi.
Hz. Elyesa (a.s) vefâtına yaklaştığında Zülkifl (a.s) yanına çağırdı. Ve Allâh’ın emri ile kendisinden sonra yerine halef olarak onu tâyîn etti.
Yorum Gönder